Rafine Hukuk

RAFINE HUKUK
İnsan Kusurunun Müeyyidesi Pitbullar! – Rafine Hukuk

İnsan Kusurunun Müeyyidesi Pitbullar!

 Gündemimizde olan, aslında hiçbir zaman çıkmayan, “Sokak hayvanları ve yasak ırk(!)” G.Antep’te bir çocuğun pitbull cinsi bir köpek tarafından saldırıya uğramasıyla maalesef bir kez daha gündem oldu. Türkiye bu süreçte “Mikroçip” uygulamasına gidilmesine karar verdi. Peki Dünya “Sokak hayvanları ve pitbullar” hakkında nasıl bir tutum izliyor?

İlk olarak dünyadaki sokak hayvanlarını ele almak istiyorum. Türkiye’den ziyade acaba dünya nasıl bir tutum sergiliyor? ABD sokak hayvanları için özel bakımevleri oluşturmuş durumda fakat 6 ayı geçip halen sahiplendirilmeyen köpekler ve hastalığı olan köpekler uyutuluyor ne yazık ki çünkü ABD de dışarıda sokak hayvanı bulunmaması “MEDENİYET” göstergesidir. Bu yüzden elinden geldiğince bu sayıyı azaltıcı bir politika izler. Aynı zamanda ABD daha önce toplu domuz katliamlarıyla da gündeme gelmiş bir ülkedir.

 Avrupa’ya baktığımız zaman onlar da hemen hemen ABD’ye yakın bir politika izler yalnız Almanya’ya değinmeden geçemeyeceğim çünkü hayvanları özel ve yüksek standartlı barınaklarda ömürleri boyunca bakıyorlar ve bu barınaklarınsa sadece %25’ini devlet karşılıyor geri kalanı hayvan hakları sendikası ve kuruluşları karşılıyor. Bu ülkeler hayvanları sadece meclisten çıkan bir kanunla değil bizzat kendileri bir fiil korumaya almıştır.

 Çin ise şu an Türkiye’de yeni uygulanan mikroçip uygulamasını uyguluyor. Ayrıca Çin sokak köpeklerini uyutmak yerine onları hayvan haline satıyor çünkü Çinin bir kısmı köpek etini çok fazla tüketiyor ve lezzetli buluyor bu yüzden Çin’de de sokak hayvanları sayısı geçmişe nazaran azalmaktadır.

Gelelim Türkiye’ye. Türkiye’nin 3 büyükşehrinde İstanbul, Ankara ve İzmir’de sokak köpeği sayısı bazı semtlerin nüfusunu geçmiş durumda. Örneğin İzmir’in en kalabalık semti olan Buca’da sokak hayvanı nüfusu insan sayısını geçmiştir. Ankara’daysa otoyol ve arazilerde bu hayvanların vahşilik güdüleri tetiklenmekte. Bu durum onları daha da saldırganlaşmaya iter sebebiyse hayatta kalma içgüdüsüdür. Otoyollara atlayan köpekler can ve mal kaybına da sebep olmaktadır. Açlık sınırının altında olan bu sokak köpekleri kendi türlerini bile yemeye kalkıyor bu da çeşitli hastalıkların daha hızlı yayılmasına sebebiyet vermektedir. Yani sonuç olarak bu hayvanların sokaklarda, otoyollarda ve ormanlık alanlarda olmaları sakıncalıdır. Bu yüzden aslında ABD bunu bir medeniyet göstergesi olarak algılamaktadır.

Yine son dönemlerde pitbull cinsi köpeklerin beslenmesi 5199 Hayvanları Koruma Yasasının 14. Maddesinde yasaklanmıştır. Acaba asıl yasaklanması gereken içgüdüleriyle hareket eden hayvanlar mı, yoksa herhangi bir “dalaştırma veya kapıştırmada” zarar görmesin” diye kulak ve kuyruklarını kesen, lastik parçalatıp onlara sürekli bir saldırı komutuyla büyüten, daha bebeklikten şiddete meyleden insanoğlu mu?

Ebeveynlerin çocuklarını yetiştirme konusunda yaşadığı genel sıkıntıları ve başarısızlıklar göz önünde tutulduğunda pitbull veya farklı bir cins köpek yetişmede yüksek oranda bir başarı beklemek imkansızı beklemekle eşdeğerdir. Aslında bu yüzden pitbull cinsi köpek beslemek yasaklanmıştır. Bununla ilgili çeşitli para cezalarıyla caydırıcılığı ve önleyiciliği düşünmek işin kolayına kaçmaktan başka bir şey değildir.

 Yine Hayvanları Koruma Yasası Madde 5’te ev ve süs hayvanı satanlar için belirli bir eğitim sertifikası şart koşulmuştur. Lakin bunun yetersiz olduğu açıkça görülmektedir. Aslında asıl yapılması gereken satıcıdan ziyade sahiplenen ve alıcılar için bir eğitim sertifikası veya ehliyeti şart koşulmalıdır. Çünkü yaşanan pitbull saldırılarının hepsi yanlış verilen eğitim yüzünden meydana gelmiştir hatta bu yasaklı ırklar(!) ABD’de “Dadı Köpek” olarak adlandırılmaktadır. Bu cinsler çocuk ve bebeklere karşı anneci ve sahiplenici bir tutum sergilemektedir. Türkiye’deyse daha yeni bir çocuk parçalandı ve yoğun bakımda. Bu kadar zıtlık hayvanın içgüdüsüyle değil çevresel faktörlerle meydana gelir.

Sahiplenen kişinin ehliyet veya eğitim sertifikası aldıktan sonra sadece bazı cinsler için “mizaç belgesi” alması da yine bu sorunları azaltıcı bir yol izlemekte etkilidir. Bunların ardından köpek halka açık bir yerdeyse uygun bir tasma ve kayışı ile yetkin bir kişinin tam kontrolünde olmalıdır ayrıca ağızlık ile tam olarak bir tedbir de alınabilir. Sadece bu tehlike arz eden köpekler için en azından bu tür uygulamalar caydırıcı ve önleyici olacaktır.

Şunu unutmamak lazım köpekler hatta genel olarak hayvanlar içgüdüsel hareket ederler bu canlılar yaptıkları için sorumlu tutulması tıpkı iradesi varmış gibi müeyyideye tabi tutulması yanlış bir tutumdur. Zaten bu TBK 67,68 de özen sorumluluğu olan “Hayvan Bulunduran Sorumluluğu” ayrıca hayvanları koruma yasası Madde 5’te bunu desteklemiştir. Unutmamak lazım ki asıl sorumlu tutulması gereken sınırlı irade sahibi hayvanlar değil onları yanlış eğiten ve yönlendiren insanlardır…

KAYNAKÇA:

https://dergipark.org.tr/tr/pub/dpusbe/issue/64296/946017
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/kopeklere-dijital-kimlik-6451728
https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=5199&MevzuatTur=1&MevzuatTertip=5

DİĞER YAZILARIMIZ

Genel

Toplumsal Adalet ve Hukuk İlişkisi

Toplumsal Adalet ve Hukuk ilişkisi Giriş. Toplumsal adalet, bir toplumun tüm bireylerine eşit haklar ve fırsatlar sağlayan bir kavramdır. Bu kavram, insanların adil bir şekilde

Read More »
Genel

UCİM DERNEĞİ NEDİR?

Bugün sizlere benim de bizzat gönüllüsü olduğum UCİM derneğinden bahsedeceğim. Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği “UCİM“ amacı; çocukların sağlıklı bir şekilde büyümesini sağlamak,

Read More »
Genel

YAPAY ZEKA VE ROBOTLARIN HUKUKİ KİŞİLİĞİ MESELESİ

ÖZET İnsansı ve yapay zeka bulunduran robotların hukuki kişilikleri tartışılmaya başlandığından beri, hukukçuların ve etikçilerin görüşleri oldukça farklıdır. Bazıları, insansı robotların hukuki kişiliklerinin tanınması gerektiğini

Read More »
Genel

YAPAY ZEKA VE HUKUK

Önümüzdeki yüzyılın ciddi bir aktörü yapay zekâ ve o teknolojiyi nasıl düzenlediğimiz olacak çünkü endüstriyel devrim de hukuki düzlemde ve sosyal anlamda birçok değişikliğe neden

Read More »